AK Kadınlar Şiddete Karşı Yürüdü

AK Parti İl Kadın Kolları, 'Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü' kapsamında şehirde yürüyüş ve basın açıklaması düzenledi .

AK Parti İl Kadın Kolları Başkanı Zehra Hatipoğlu ve yöneticilerinin düzenlediği yürüyüşe Sakarya Milletvekili Çiğdem Erdoğan Atabek, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, İl Başkanı Yunus Tever, Adapazarı Belediye Başkanı Mutlu Işıksu ve partililer katıldı.  İl Kadın Kolları Başkanı Zehra Hatipoğlu, günün önemiyle ilgili basın açıklamasını okudu. 

Açıklama şu şekilde: 

“Dünyada Kadın ve Şiddet kelimelerini kullanarak oluşturulmuş cümlelerle, ülkemizde yada yurt dışında siyasi istismar yapanlar gibi üstünlük taslamak için toplandık.

Sadece kendi rahatlığı ve konforunu düşünüp, her fırsatta sahte gözyaşları dökenler gibi olmamak için burada değiliz.  17 yılı aşkın iktidarımızda, her daim ortaya koyduğumuz samimiyet ve sorumluluk bilincimizle bu derinden kanayan yaraya derman olmaya çalıştık.

“Kadınlara Karşı ayrımcılık Irkçılıktan Beterdir” diyen Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve değerli hanımefendinin, her platformda göstermiş oldukları samimi duyarlılıkları milletimizin malumlarıdır.

Yıllardır sürdürdükleri kapsamlı mücadeleler ile kadına ve aslına yakışır hak ve adaletin tesisine büyük kazanımlar elde edilmiştir. Bu dönem içinde, gerek partimiz gerekse kurulan tüm hükümetlerimiz ve özelikle de kadından sorumlu bakanlarımızın tavizsiz mücadeleleri ve saygın çabaları apaçık ortadadır. Bugüne kadar kadınların yaşadığı sorunlarla ilgili yapılmış yasal düzenlemelerle kadınlarımızın ekonomi ve siyaset, bilim ve eğitimde güçlendirilmesine önemli katkılar sağlanmıştır.

Hal böyle iken ‘kadın’ konusu gündeme geldiğinde veya acı bir hadise yaşandığında devletimizle dayanışma yerine bir takım çevrelerin, bu meseleyi istismar etmeleri, kendi çirkin siyasetlerine malzeme yapmaları da bir başka hakikattir.

Dolayısıyla biz bugün öncelikle herkesi genel geçer açıklamalar yapmak yerine samimiyete davet ediyoruz

Yaşanan acıların, ilkelliklerin, cehaletin yurdumuzda ve dünyanın her yerinde son bulması için kadınlar ve erkekler olarak, hep birlikte gerçek anlamda bir dayanışmaya davet ediyoruz.

Laf ola beri gele türden açıklamalardan bıktık. Bir annenin, bir genç kızın yada sadece bir insan olarak, yaşama savaşı veren mazlum bir kadın, köşesinde Allah'a yakarırken, bir başkasından yardım dahi almadan can vermesi hiçbir siyasete malzeme yapılamaz.

Biz AK Partili kadınlar olarak önce insanız, sonra kadınız..

Dünyadaki hiçbir kazanım, güç veya makam bir kadının yaşam hakkından daha değerli olamaz.

Bugün gerçekten bir dayanışma günü ise, başta HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde yavrularına kavuşma acısıyla gözyaşı döken analarımızın haykırışlarına kulak vermelidir.

Her türlü terör örgütü lanetlenerek, annelerimizin taleplerinin karşılanması için dürüstçe somut adımlar atılmalıdır.

Gerçekten dayanışma günü ise, sokakta yürüyen tüm kadınların kılık ve kıyafetine bakmaksızın, yaşam tercihini veya inancını öne çıkarmadan, tüm siyasi partiler tutarlı ve ortak tavır içinde olmalıdır.

Bugün kadına şiddet konusunda dayanışma mesajı verilecekse, öncelikli olarak bir grup başkan vekili, partisinden olmayan kadın grup başkan vekiline haddini bildirme hadsizliğini gösterdiğine, bizzat kendi partisinin binlerce kadın üyesi tepki vermelidir.

Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere, yeryüzünde sözde gelişmiş topluluklar kendi ülkelerindeki islamfobya örneklerine, inan ve yaşam özgürlüklerine ilişkin saldırılara karşı durmalıdır.

Ülkemizde 6 milyona yaklaşan her dinden ve ırktan gelmiş mültecilere ve özellikle Suriyelilere gösterilen insani duruşu görülmeli ve takdir edilmelidir.

Bu samimiyet göstermeksizin, münferit hadiseleri Türkiye’deki iktidarı, lideri veya dolaylı olarak milletimizi rencide etmek, aşağılamak ve siyasal bir fırsata dönüştürmek isteyenlere karşı dün olduğu gibi, bugünde sessiz kalmayacağız.

Dünyanın bir düzen içinde gidebilmesi için her meselenin belli bir adalet ve hakkaniyet içinde yürütülmesi gerekmektedir.

Şiddetin dini, inancı, kültürü veya milleti olmaz.

Katliam her yerde katliamdır, kimse savunamaz ve sonuna kadar da katiller için mücadele şarttır.

“Zalimin zulmü varsa, mazlumun da Allah'ı vardır” sözüne uygun olarak biz AK Kadınlar, yeryüzünde Allah'ın verdiği canları korumak için her türlü mücadelede yer alacağımız yineliyoruz, samimi olan her dayanışma çabasında varız diyoruz.

Devlet olarak da, parti olarak da bizler ne kadar sorumluluklarımızın bilincinde olsak da, biliyoruz ki bu ahlaksız, acımasız ve aşağıların aşağısı konumundaki canavarların, zalimlerin ve katillerin bitmez tükenmez saplantıları, bozuk ruh ve karakterleri ve daha pek çok sapkın düşünceleri dünyada yayılarak artmaktadır.

Bu acı hadiseler karşılığında ülkenin, şehirlerin, mahallelerin ve apartmanların içinde münferit olarak yayılmış, adeta birer virüs gibi sızmış bu hastalıklı hücreleri teker teker ayıklayıp bertaraf etmek için tüm tarafları dayanışmaya davet ediyoruz.

Kadınlar, olarak bizler ilk günkü hassasiyetimiz ve titizlikle, bu konuda tavizsiz duruşumuzu göstermeye devam edeceğiz.

Kadına yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Gününde, her türlü şiddete karşı Turuncu çizgimizi çekiyoruz.

Ayrı duyarlılığa sahip toplumumuzun tüm bireylerini de turuncu çizgilerini çekmeye davet ediyoruz